30 Nisan 2019 Salı

KBB EFEMERASI (206) Dr. Safa Karatay Raporu


Değerli Hocamız Dr. Safa Karatay,
henüz Doçent olduğu sıralarda 1952 yılında
daha önce Tonsillektomi ameliyatı yaptığı ve
22 Kasım 1952 tarihinde de
Laryngitis Catarrhalis tanısı koyduğu
hastası Bn. Gülten Tuncel'e
kendi el yazısı ile yukarıda örneği görülen
iki ay istirahat raporu yazdı ve
30 kuruşluk damga pulunu da yapıştırarak
ıslak imzasını attı.
.

16 Nisan 2019 Salı

KBB EFEMERASI (205) Dr. Hamdi Raporu


Tıp Tarihi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nuran Yıldırım
11-12 Mayıs 2018 tarihinde İstanbul'da düzenlenen
XIII. Türk Eczacılık Tarihi Toplantısında
"Eczacı/Eczane Onaylı Doktor Raporları, 1910-1919" başlıklı bir bildiri sundu.
Bu bildiride 1910-1925 yılları arasında Hekimler tarafından yazılmış
49 Sağlık Raporunun altında, onanması eczane mühürleri ile yapılmış 
Hekim raporların varlığına değinilmişti. 

Dr. Nuran Yıldırım'ın yaptığı açıklamasına göre;
II. Meşrutiyet döneminde muayenehanesi olan veya Eczanelerde
hasta bakan doktorların, bir işe ya da okula girmek isteyenlere
verdikleri Sağlık Raporlarında eczacı onayı bulunması gerektiği anlaşılmıştır.
Bu uygulamanın II. Meşrutiyet döneminde görgül olarak yetişmiş 
diplomasız Hekimlerin yalan yanlış Sağlık Raporları vermelerini 
önlemek amacıyla yapılmış bir düzenleme olması gerektiği belirtilmiştir.
Cumhuriyet döneminde bu uygulamaya son verilmiş ve
Sağlık Raporlarının Eczacılar tarafından değil,
Belediye Hekimlerince onaylanması kararı getirilmiştir.

Yukarıdaki Sağlık Raporu 8 Temmuz 1916 tarihinde
Çocuk ve KBB Hastalıklarını tedavi eden Doktor Hamdi'nin
yazdığı ve Unkapanı'nda Şeref Eczanesi tarafından onanmış bir Rapor'u 
görüyor ve aşağıda da açıklamasını okuyoruz:


Doktor Hamdi,
çocuk, kadın ve ebeliğe müteallik hastalıklar ile 
kulak burun boğaz hastalıklarını tedavi eder.

Darülfünunun İhtiyat Şubesi müdavimlerinden 
476 numerolu Ahmed Hamdi Efendinin 
vuku bulan müracaatı üzerine icra kılınan 
muayenesinde tuhme-i mideviyye müptelâ 
olduğu tebeyyün etmekle birkaç gün kadar 
istirahate muhtaç olduğunu mübeyyin talebi 
üzerine işbu rapor yedd-i mumaileyhe ita kılındı.

Pulun üzerinde: 8 Temmuz 1916

Hamdi Ahmed Efendinin ecza-yı
tıbbiyesi eczahane-i âcizide imal
Kılındığı maruzdur.

Eczahane-i Şeref, Dersaadet'te
Unkapanı Caddesi Numero. 101/
Pharmacie "Cheref" Grand Rue
OunKapan no. 101
...............

(Belge ve bilgilerin yayınlanmasına izin veren
Sayın Prof. Dr. Nuran Yıldırım'a içten teşekkür ediyorum)

.

2 Nisan 2019 Salı

KBB EFEMERASI (204) Dr. Bedri Noyan'ın Hat Yazısı


Dr. Bedri Noyan


Bedri Noyan, 1912 yılında Serez'de doğdu. Babası subaylıktan emekli olunca Samsun'a yerleştiler. Ortaokul ve Lise'yi Samsun'da okudu. 1931 yılında Samsun Lisesi'nin ilk mezunları arasında yeraldı. 1937 yılında İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesini bitirdi. KBB İhtisasını Ankara Numune Hastahanesinde Avusturya'lı Profesör Max Meyer'in yanında yaptı. 1946 yılında İstanbul Tıp Fakültesinde Ekrem Behçet Tezel'den sonra Türkiye'nin ikinci KBB Doçenti oldu. 1951'de Üniversiteden ayrılarak Aydın ve İzmir'de serbest KBB Hekimi olarak çalıştı. Tıp dergilerinde çok sayıda yayın yaptı. Dr. Bedri Noyan, 21.03.1959'da Alevi ve Bektaşi Toplumu tarafından Dedebaba seçildi ve 1998'de ölene kadar 39 yıl Dedebaba olarak bu toplumun en üst düzey Liderliğini yaptı. 

Doç. Dr. Noyan, 1982 yılında Dermatoloji Uzmanı Prof. Dr. Atilla Varol ile görüştüklerinde sohbetinden o denli memnun kalıyor ki hat ile işlediği aşağıdaki beyiti kaleme alıyor ve Dr. Varol'a hediye ediyor.  Dermatoloji tarihçesi ile ilgili meslektaşım Dr. Adem Köşlü, bir gün Atilla Hocasını ziyaret ettiğinde aşağıdaki hat levhasını görüyor ve çok beğeniyor. Dr. Varol da "kıymetini sen bilirsin, sende kalsın" diyerek bu hat levhasını Dr. Köşlü'ye hediye ediyor. Hat yazısında:

"İnsanı alan avcuna, Allah diye, kimdir ?
Zahir ile bâtın ile görmüşse hekimdir."

yazısı bulunmaktadır. Sayın Dr. Adem Köşlü'nün bu beyit ile ilgili yorumu şöyle: "Belki konuya daha önce ilgi duymamış meslektaşlarım için bir açıklama yapmam gerekir: Sanki beyit ilk okunduğunda rahatsız edici gibi durabilir, insanı Allah ile bir görmek ne demektir diye. Ama tasavvuf inancında Vahdet-i vücud yani yaradan ile yaratılanın birliği-tekliği söz konusudur. Evren, Tanrının kendisidir. Dolayısıyla insan da bir anlamda Tanrının parçasıdır. (Sayın Noyan, Bektaşi Dedebabası yani bütün Bektaşilerin lideri idi ve de tabii ki bir Tasavvuf düşünürüydü). İkinci dize daha da çarpıcı: Bir kişi, insanı hem dış görünüşü (zahiri-ezoterik) ile tanımış hem de (batınî-ezoterik) olarak onun ruhunu okumuş, gönlüne ulaşmışsa o kişi Hekim'dir..."

En alttaki satır da:
Hadim’ül-fıkara-yı Bektaşiyan çaker-i al-i aba Doktor Bedri Noyan Dedebaba yazdı.


.............
Dr. Bedri Noyan'ın hat yazısını KBB Efemerası bölümümde
kullanmama izin veren değerli meslektaşım Dr. Adem Köşlü'ye
içten teşekkürlerimle.
.