Osmanlı döneminde 1900
senesi başlarında Avrupa’da aldığı yoğun Tıp ve KBB eğitimi sonrasında İstanbul’a
dönerek modern K.B.B. hekimliği için ilk çalışmaları başlatan Dr. Ziya Nuri
Paşa’dır. 1909 yılında Haydarpaşa Tıp Fakültesinin açılması ile Haydarpaşa’da
Dekanlık ve Klinik Müderrisliği yapmış ve 1933 yılında da bu görevinden
ayrılmıştır. Prof. Ziya Nuri Birgi, 1932 yılında Nobel Ödülü'ne seçilecek
adayları belirlemek üzere Türkiye’den seçilen aday belirleme jürisi içerisinde
bulunmaktaydı.
Bilindiği gibi Nobel Tıp Ödülleri verme
yetkisi Karolinska Enstitüsü'ndeki “Nobel Komitesi”ne aittir. Nobel ödülü
adayları, ödüle aday olduklarını bilmezler ve ödülün verilişinin üzerinden 50 yıl
geçmedikçe de o ödüle kimlerin aday gösterildiği ve nasıl bir değerlendirme
yapıldığı asla açıklanmaz. Ödül hazırlık süreci Eylül ayında Nobel ödülü için “aday
önerebilecek yeterlilikte olan kişi ve kuruluşlara” gizli mektuplar
gönderilmesiyle başlar. Onlardan gelen isimler üzerine kapsamlı araştırma ve
değerlendirmeler yapılır.
1932 yılı Nobel Tıp ödülü için 1931
yılında Nobel Komitesi’nce İstanbul Darülfünun Tıp Fakültesi'nden beş Müderrise bu
mektuplardan gönderilmiştir. Bu Müderrisler: Hamdi Suat (Aknar), Akil Muhtar
(Özden), Ziya Nuri (Birgi), Tevfik Recep (Örensoy) ve Saim Ali (Dilemre) dir. (Türk Tıp Tarihi Kurumu)
Bu Hekimlerimize böyle bir mektup gelmiş ve bunların içerisinden KBB Profesörü Ziya Nuri Hocamız da 15 Ocak 1932 tarihli ve
aşağıda örneğini gördüğünüz mektupla Nobel Komitesi’ne Fizyoloji dalında Diabet
yönündeki çalışmaları nedeniyle, Paris Tıp Fakültesi Profesörü Marcel Labbé’yi
aday olarak sunmuştur.
(NOT: bu belge ilk kez yayınlanmaktadır)
Ancak, 1932 yılında Nobel Tıp ödülü
Fizyoloji dalında “Nöronların Fonksiyonları” konusundaki keşifleri nedeniyle Sir Charles Scott Sherrington ve
Edgar Douglas Adrian’a verilmiştir.
Tıp alanında ilk kez bu yıl, yaptığı
çalışmalarla Nobel Ödülünü alan Türk Hekimimiz sayın Dr. Aziz Sancar’ı
büyük başarısı nedeniyle kutluyor ve 83 yıl önce bu ödülün seçimi için Nobel
Komitesi’nce lâyık görülen Prof. Dr. Ziya Nuri Birgi ile birlikte dört Hocamızı da bu vesileyle rahmetle anıyoruz.
.