ziya nuri birgi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
ziya nuri birgi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

26 Mart 2019 Salı

KBB EFEMERASI (203) Bir Ameliyat-ı Cerrahiye

Dr. Ziya Nuri1900 yılı Şubat ayında Berlin'den  İstanbul’a döndükten sonra Gülhane Hastanesi’nde Üzniye, Enfiye ve Hançereviye  tedrisine (öğretimine)  tayin edilir ve  bu Servisi yeniden kurar.  1902 yılında ilave-i memuriyetle (ek görevle)  Şişli Etfal Hastanesi’ne tayin edilir. 1908’de  Meşrutiyet’in  ilanında,  Mekteb-i  Tıbbiyelerin  tevhidiyle  (Sivil  ve  Askeri  Mekteplerin  birleştirilmesiyle)  oluşturulan  Tıp  Fakültesi’nde  Seririyat-ı  Üzniye  ve  Hançereviye  Muallimliği’ne  (Profesörlük)  intihab  edilir  (seçilir).  Haydarpaşa’daki  Kliniği  yeniden  düzenler.  1910  Balkan  Harbinin  ilanı  ile  Selanik  mıntıkasına  Ordu  Sıhhiye  Müşaviri  ve  Merkez  Hastanesi  Mütehassıslığı  ile  vazife yapar.  Eylül  ayında,  Fakülte’ye  yeniden  tayin  edilir. 1912  Harb-i  umumi  Seferberliği’nde  (I.  Dünya  Savaşı),  İhtiyat  Asker  Hastanesi  ilan  edilen  Tıp  Fakültesi  Hastanesi’ne  Sertabip  (Başhekim)  olarak tayin  edilir ve  Çanakkale  Savaşının  sonuna  kadar  bu  görevde  kalır.  1913 Temmuz’unda  İzmir  Fırkası  Askere  alma  ve Sıhhiye  İşlemlerini  tefdişle  memur  Heyet  Reisi  olarak  gönderilir  ve  bu  vazifesinin  sonunda  tekrar  Fakülte  Başhekimliği ile  görevlendirilir. 1918  yılında  I.  Dünya  Savaşı  sonrasında  Askerlikten  Livalık  (Tuğgeneral)  rütbesiyle  emekliye  ayrılır.  1919 senesi  Kasım ayında   Fakülte  Riyasetine  (Dekanlık)  seçilir,  bu  görevi  1,5  yıl  sürer. İstiklal  Savaşı  sırasında  Fakültede  öğretimine  devam  eder. 1933  yılında Atatürk’ün  Üniversite  Reformu  sırasında  Fakültedeki  kadrosuna  son  verilir.  1 yıl  sonra  fahri  olarak yeniden  Kürsü’ye  davet  edilir. 1933  Emekli  olduktan  sonra  seçimlere  katılır  ve Cumhuriyet  Halk  Fırkası’ndan  (CHP)  Kocaeli  Milletvekili seçilir.  7 Kasım  1936  da  Ankara’da,  kısa süren bir  Zatürrie hastalığı  sonunda  vefat  eder.

Aşağıda Ziya Nuri Bey'in Şişli Etfal Hastanesi'nde çalıştığı
muhtemelen 1902-1908 yıllarna ait
bir ameliyatının fotoğrafını görecek ve 
fotoğraf altı orijinal notunu okuyacaksınız:
(Soldan ikinci kişi Ziya Nuri Bey'dir. 
Sayın Mehmet Burak Çetintaş'ın sonradan yaptığı katkı ile
Ziya Nuri Bey'in yanındaki Hekimin İhya Salih Bey olduğu
bilgisine varılmıştır)


Hamidiye Etfal Hastahane-i Âlî'sinde Kulak ve Boğaz Tabibi Binbaşı
Ziya Nuri Bey tarafından icra kılınan bir ameliyat-ı cerrahiye.

Hamidiye Etfal Hastahanesi'nin ameliyathane olarak kullanılan pavyonun 14 yatağı bulunmaktaydı. Ameliyathane çok iyi ışık almakta ve en son sistem cerrahi aletler kullanılmaktaydı.
..........

Fotoğraf ve fotoğrafın altındaki kısa bilgi yazısı
"Fotoğraflarla Sultan II. Abdülhamid dönemi Sağlık Müesseseleri: Hastaneler"
kitabından alınmıştır.
Bu kitabı bana gönderen Lise arkadaşım
sevgili Aytaç Güldamla'ya içten teşekkür ediyorum.

.

14 Mart 2017 Salı

KBB EFEMERASI (108) ziya nuri paşa ve mantoux testi


Prof. Dr. Ziya Nuri Paşa, 1900 yılı başlarından 1933 yılına kadar süren bir dönemde ülkemizin en başta gelen KBB Mütehassısıdır. Mükemmel Almanca ve Fransızca bilmektedir ve çeşitli Uluslararası dergilerde bu dillerde makaleleri vardır. Mantoux testi bilindiği gibi Tüberküloz'un tanısında yardımcı olabilen ve PPD (Purified Protein Derivative) olarak bildiğimiz bir deri testidir. Aşağıda Ziya Nuri Hocamızın antetli kağıdına Lancet Dergisinin  1934 yılındaki bir sayısından, kendi el yazısı ile aldığı İngilizce notu görecek ve okumaya çalışacağız. 
Hocamız 1936 yılında vefat etmiştir. 


Mantoux Test : Dilution of old Tuberculin (Human series T 1586 from Burroughs [and Wellcome & Co.]) were  made with sterile distilled water  of  0.5% phenol, and only those which had been prepared not more than ten days  previously  were  employed. Each patient was first tested with a dilution of 1 in 10.000 on the left forearm. This were read after 48 hours. If negative or doubtful the test was repeated. On the same day with a dilution of 1 in 1000 on the right arm. When this recent test the read 48 hours later, the left arm was also examined  to see if a delayed positive reaction had appeared with the 1 in 10.000 dilution.   A third test was performed the same day with a 1 % dilution [lower down on the right forearm]. The minimum as a positive reaction was a well defined erythematous area  10 mm in diameter  & slightly reacted  above the  surrounding surface
(Gregory Kayne, Lancet  Dec.15.1934. P. 1333.)

.................................................................

NOT: makalenin kaynağı için lütfen bağlantıyı tıklayınız:

  
([George] Gregory Kayne, “A Mantoux test in a general hospital population
Lancet, vol 2 (224), issue, 5807, Dec. 15. 1934, p.1333-5). 

http://www.sciencedirect.com/sdfe/pdf/download/pii/S0140673600853349/first-page-pdf

(bilgiyi ileten Dr. Şeref Etker'e içten teşekkürlerimle)
.

5 Ocak 2016 Salı

KBB EFEMERASI (52) ziya nuri paşa'ya bir ithaf notu


Dr. Ziya Nuri Birgi5 Ağustos 1872 de İstanbul’da doğdu. İlk ve Orta Öğrenimini İstanbul’da tamamladıktan sonra, Mekteb-i Tıbbiye-i Askeriye’ye  kaydoldu ve 11 Şubat 1888 de Askeri Tıbbiye’den Tıp Doktoru Diploması’nı aldı.  6 ay  Haydarpaşa Hastanesinde Tabip Muavinliği yaptıktan sonra,  1890 yılında Müsabaka Sınavı ile  Emraz-ı Umumiye (İç Hastalıkları)  Ders Muavinliğine tayin edilir.  1892’de İstanbul Kolera Salgını sırasında Fatih Bölgesinden sorumlu Kolera Mücadele Hekimliği yapar. 1894 yılında Mekteb-i Tıbbiye Muallimler Meclisi’nin (Profesörler Kurulu) seçme sınavı ile  Berlin’e gönderilir. Burada, Kaiser  Wilhelm Akademisi’nde ilk sınıftan başlayarak Tıp Fakültesini yeniden okur ve 15 Mart 1898’de bu Akademi’den yeniden Tıp Doktoru Diplomasını alır.

Hemen sonrasında, Kulak ve Boğaz Kliniğine Asistan kabul edilerek, bir yıl Charité Hastanesi Kulak Kliniğinde Prof. Trautmann ile ve bir yıl da Kulak-Boğaz Kliniğinde  Prof. Fraenkel  yanında Asistanlık yaparak  KBB  Uzmanı olur. Bu eğitimi sırasında Hartmann ve  Babinski Poliklinikleri’ne devam eder. Bir ay süreyle Paris’e giderek  Lermoyez  ve Castexin  Servislerinde  gözlemlerde bulunur. Asistanlığının bitiminde Leipzig ve Halle’ye giderek bilgi ve görgüsünü arttırır. Viyana’da Urbantisch ve Chiari Klinikleri’nde  incelemelerde bulunur.

1900 yılı Şubat ayında İstanbul’a dönerek Gülhane Hastanesi’nde Üzniye, Enfiye ve Hançereviye  (KBB)  tedrisine (öğretimine)  tayin edilir ve  bu Servisi yeniden kurar.  1902 yılında ilave-i memuriyetle (ek görevle)  Şişli Etfal Hastanesi’ne tayin edilir. 1908’de  Meşrutiyet’in  ilanında,  Mekteb-i  Tıbbiyelerin  tevhidiyle  (Sivil  ve  Askeri  Mekteplerin  birleştirilmesiyle)  oluşturulan  Tıp  Fakültesi’nde  Seririyat-ı  Üzniye  ve  Hançereviye  Muallimliği’ne  (Profesörlük)  intihab  edilir  (seçilir).  Haydarpaşa’daki  Kliniği  yeniden  düzenler.    1910  Balkan  Harbinin  ilanı  ile  Selanik  mıntıkasına  Ordu  Sıhhiye  Müşaviri  ve  Merkez  Hastanesi  Mütehassıslığı  ile  vazife yapar.  Eylül  ayında,  Fakülte’ye  yeniden  tayin  edilir. 1912  Harb-i  umumi  Seferberliği’nde  (I.  Dünya  Savaşı),  İhtiyat  Asker  Hastanesi  ilan  edilen  Tıp  Fakültesi  Hastanesi’ne  Sertabip  (Başhekim)  olarak tayin  edilir ve  Çanakkale  Savaşının  sonuna  kadar  bu  görevde  kalır.  1913 Temmuz’unda  İzmir  Fırkası  Askere  alma  ve Sıhhiye  İşlemlerini  tefdişle  memur  Heyet  Reisi  olarak  gönderilir  ve  bu  vazifesinin  sonunda  tekrar  Fakülte  Başhekimliği ile  görevlendirilir. 1918  yılında  I.  Dünya  Savaşı  sonrasında  Askerlikten  Livalık  (Tuğgeneral)  rütbesiyle  emekliye  ayrılır.  1919 senesi  Kasım ayında   Fakülte  Riyasetine  (Dekanlık)  seçilir,  bu  görevi  1,5  yıl  sürer.İstiklal  Savaşı  sırasında  Fakültede  öğretimine  devam  eder. 1933  yılında Atatürk’ün  Üniversite  Reformu  sırasında  Fakültedeki  kadrosuna  son  verilir.  1 yıl  sonra  fahri  olarak yeniden  Kürsü’ye  davet  edilir. 1933  Emekli  olduktan  sonra  seçimlere  katılır  ve Cumhuriyet  Halk  Fırkası’ndan  (CHP)  Kocaeli  Milletvekili seçilir.  7 Kasım  1936  da  Ankara’da,  kısa süren bir  Zatürrie hastalığı  sonunda  vefat  eder.

Aşağıda, Ziya Nuri Paşa'ya sunulan bir kitabın ithaf notunun Osmanlıcası 
ve günümüz Türkçesiyle anlamını göreceksiniz:


Tıb Fakültesi kulak, boğaz, burun serîriyâtı müderrisi pek muhterem ve kıymetdâr 
Ziya Nuri Paşa’ya ebedî ve bîpâyân şükranlarımızın nâçîz bir hâtırâsı olmak üzere ithâf olundu.
................

(Tıp fakültesi kulak, boğaz, burun klinikleri profesörü sayın ve çok değerli
Ziya Nuri Paşa’ya sonsuz şükranlarımızın küçük bir anısı olmak üzere sunuldu.) 

.

13 Ekim 2015 Salı

KBB EFEMERASI (40) nobel ödülü seçiminde bir kbb hekimimiz


Osmanlı döneminde 1900 senesi başlarında Avrupa’da aldığı yoğun Tıp ve KBB eğitimi sonrasında İstanbul’a dönerek modern K.B.B. hekimliği için ilk çalışmaları başlatan Dr. Ziya Nuri Paşa’dır. 1909 yılında Haydarpaşa Tıp Fakültesinin açılması ile Haydarpaşa’da Dekanlık ve Klinik Müderrisliği yapmış ve 1933 yılında da bu görevinden ayrılmıştır. Prof. Ziya Nuri Birgi, 1932 yılında Nobel Ödülü'ne seçilecek adayları belirlemek üzere Türkiye’den seçilen aday belirleme jürisi içerisinde bulunmaktaydı.
Bilindiği gibi Nobel Tıp Ödülleri verme yetkisi Karolinska Enstitüsü'ndeki “Nobel Komitesi”ne aittir. Nobel ödülü adayları, ödüle aday olduklarını bilmezler ve ödülün verilişinin üzerinden 50 yıl geçmedikçe de o ödüle kimlerin aday gösterildiği ve nasıl bir değerlendirme yapıldığı asla açıklanmaz. Ödül hazırlık süreci Eylül ayında Nobel ödülü için “aday önerebilecek yeterlilikte olan kişi ve kuruluşlara” gizli mektuplar gönderilmesiyle başlar. Onlardan gelen isimler üzerine kapsamlı araştırma ve değerlendirmeler yapılır. 
1932 yılı Nobel Tıp ödülü için 1931 yılında Nobel Komitesi’nce İstanbul Darülfünun Tıp Fakültesi'nden beş Müderrise bu mektuplardan gönderilmiştir. Bu Müderrisler: Hamdi Suat (Aknar), Akil Muhtar (Özden), Ziya Nuri (Birgi), Tevfik Recep (Örensoy) ve Saim Ali (Dilemre) dir. (Türk Tıp Tarihi Kurumu)

Bu Hekimlerimize böyle bir mektup gelmiş ve bunların içerisinden KBB Profesörü  Ziya Nuri Hocamız da 15 Ocak 1932 tarihli ve aşağıda örneğini gördüğünüz mektupla Nobel Komitesi’ne Fizyoloji dalında Diabet yönündeki çalışmaları nedeniyle, Paris Tıp Fakültesi Profesörü Marcel Labbé’yi aday olarak sunmuştur.
(NOT: bu belge ilk kez yayınlanmaktadır)


Ancak, 1932 yılında Nobel Tıp ödülü Fizyoloji  dalında “Nöronların Fonksiyonları” konusundaki keşifleri nedeniyle Sir Charles Scott Sherrington ve Edgar Douglas Adrian’a verilmiştir.
Tıp alanında ilk kez bu yıl, yaptığı çalışmalarla Nobel Ödülünü alan Türk Hekimimiz sayın Dr. Aziz Sancar’ı büyük başarısı nedeniyle kutluyor ve 83 yıl önce bu ödülün seçimi için Nobel Komitesi’nce lâyık görülen Prof. Dr. Ziya Nuri Birgi ile birlikte dört Hocamızı da bu vesileyle rahmetle anıyoruz.

Nobel Ödülü resmî sayfası 1932 yılı Aday ve Aday belirleyici belgesi:  
http://www.nobelprize.org/nomination/archive/show.php?id=12413
.